Sorunu sor hemen cevaplansın.
Sanayi Devriminin Sonuçları Nedir
İnsan ve hayvan gücüyle yapılan üretimden makine gücüne dayalı üretime geçişe “Sanayi Devrimi” denir.
Sanayi Devriminin Sonuçları (Özet)
• Avrupa’da üretim artmış ve insanların refah seviyesi yükselmiştir.
• Sağlık, temizlik ve konfor anlayışında önemli gelişmeler görülmüştür.
• Yaşam koşullarının iyileşmesi ve ölüm oranlarının düşmesi sonucunda hızlı nüfus artışı görülmüştür.
• Büyük sanayi şehirleri ortaya çıkmıştır. Kentlerin hızla büyümesiyle işsizlik gibi yeni toplumsal sorunlar doğmuştur.
• Ekonomiyle ilgili kapitalizm, sosyalizm ve emperyalizm gibi görüşler ortaya atılmıştır.
• Avrupa’da işçi sınıfı ortaya çıkmış ve önem kazanmıştır. İşçi işveren sorunlarının çözümlenebilmesi için sendikacılık girişimleri başlamıştır.
• Hammadde ve pazar bulma önemli bir sorun haline gelmiştir. Bu durum Avrupa devletleri arasında sömürgecilik yarışını hızlandırmış ve I. Dünya Savaşı’na neden olmuştur.
• Küçük atölyeler kapanmış, bunların yerlerine ucuz ve kaliteli mallar üreten fabrikalar kurulmuştur. Tarımdaki teknolojik gelişmeler de üretimi artırmıştır. Ayrıca, XVIII. yüzyılda İngiltere’de geniş ve büyük toprak edinme politikası izlenmiştir. Böylece, küçük çiftçi ortadan kalkmış ve bu kişiler tarım işçisi olmuştur.
• Ticaretin gelişmesi, hammadde ve mamül maddelerin ucuza taşınma gereğinin ortaya çıkması demiryollarının yapılmasına, sermaye ve eğitilmiş insan gücüne ihtiyaç duyulmasına neden olmuştur.
• Üretimin fabrikalarda yapılması, üretim faaliyetlerini yerel ve aile çevresini aşarak sistemli şekilde uluslararası bir niteliğe ulaştırmıştır.
Sanayi Devriminin Sonuçları (Detay)
1. Batının Toplumsal Sınıf Yapısında Değişmeler
Sanayi devrimi Avrupa'da burjuva sınıfının yapı değiştirmesine ve yeni bir işçi sınıfı doğmasına yol açtı. Eski burjuva sınıfına şimdi fabrika sahipleri de katılmıştı. Burjuva sınıfı artık her ülkede en zengin sınıfı oluşturuyordu. Ancak ülkelerin çoğunda orta sınıf pek çok siyasal ve sosyal haklardan mahrumdular. Bu haklarını elde etmek için 19. yüzyılın bitişini beklemek gerekecektir.
Avrupa'da sanayi devrimi öncesinde de bir işçi sınıfı vardı. Ancak bu sınıf her zaman çoğunlukta ama bilinçsiz durumda idi. Sanayi devrimi sonucunda işçi sınıfı bilinçlenmeye başladı. Toplumların hemen hepsinde en kalabalık sınıfını oluşturdu. İşçi sınıfı, yoğunluğuna karşın ekonomik ve siyasal haklardan mahrumdu. Ücretleri düşük, yaşama ve çalışma koşulları çok kötüydü. Çalışma saatleri uzun, fabrikalar havasız ve her türlü sağlık koşullarından uzaktı.
Siyasal açıdan oy hakları yoktu. Sendikalaşma ve grev yasaktı. Ancak işçiler artık bu durumun farkında ve bilincindeydiler.
2. Kentleşme ve Nüfus Artışı
Sanayi devriminin bir başka etkisi de nüfus artışı konusunda oldu. Sanayileşme sayesinde tarım makineleşmiş, böylece aynı miktar toprak daha fazla insanı besleyebilir hale gelmişti.
Ayrıca kent sanayi tarım sektörü dışındaki insanlara iş sağlayarak daha fazla insanı besleyebilir duruma gelmişti.
Sanayi devrimi kentlerde nüfus yığılmalarına da neden olmuştur. 1920'lerde A.B.D. nüfusunun yarısı kentlerde yaşıyordu. Kentleşme önemli sorunları da beraberinde getirdi. Gecekondu bölgeleri büyüdü. Bu bölgeler havasız, pis ve kalabalıktı.
3. Kitle Toplumu
İşçilerin fabrikalarda toplanması ve fabrikaların da kentsel alanlara yığılmasıyla giderek kentler kırsal alanları yutmaya başladı. Bu gelişme tıp bilimindeki yeniliklerle ortaya çıkan nüfus artışı ve bu nüfusu doyurmak için gıda maddesi bulma çabalarıyla birleştiğinde 20. yüzyılın değişmez özelliği olan kitle toplumu tarihteki yerini aldı.
4. Emperyalizm
Sanayileşmenin getirdiği hammadde ihtiyacı ve mamül mallara pazar bulma çabası hızla saniyeleşen devletleri daha yoğun emperyalist (sömürgeci) politikalar izlemeye itti.
5. Uluslararası Rekabet
Sanayi devriminin bir başka sonucu da hızlı sanayileşen ülkeler arasında başlayan rekabet ve gerginliktir. Ülkeler doğal kaynak ve pazar kapmak için adeta yarışmaya başladılar. Bu yarış gitgide artan bir hızla, kanlı ya da kansız savaşlarla, günümüze kadar sürecektir.
Sanayi Devriminin Osmanlı Üzerindeki Etkileri
Özet:
Sanayi İnkılabı sonucunda Osmanlı İmparatorluğu'nda küçük atölyeler oratdan kalkmış işsizlik artmış ,dış ticarette denge bozulmuştur.Osmanlı Devleti,XIX yüzyılının ortalarından itirbaren Avruba mallarının istilasına uğramıştır.Sonuç olarak Osmanlı Devleti,dışarıya hammadde satan ve dışarıdan mamül alan bir ülke haline gelmuştir.Ekonomide başlayan bu gerileme siyasi çöküşü hızlandırmıştır.
Detay:
Sanayi İnkılabı sonucunda Osmanlı İmparatorluğu'nda küçük atölyeler oratdan kalkmış işsizlik artmış, dış ticarette denge bozulmuştur. Osmanlı Devleti, XIX yüzyılının ortalarından itibaren Avrupa mallarının istilasına uğramıştır. Osmanlı Devleti, dışarıya hammadde satan ve dışarıdan mamül alan bir ülke haline gelmiştir. Sanayi Inkılabı'nın sonunda sanayileşmesini tamamlayan Avrupalı devletlerin sömürge ve pazar arayışları arttı, bu durumun sonucunda Osmanlı Devleti toprakları üzerinde çıkar çatışmaları başladıAvrupalı devletler 19 yüzyılda azınlık haklarını ve kapitülasyonları bahane ederek Osmanlı Devleti'nin iç işlerine karıştılar. Ekonomide başlayan bu gerileme siyasi çöküşü hızlandırmıştır. Sonuç olarak Osmanlı Devleti, Avrupa'da meydana gelen bu gelişmeleri yeterince takip edemediğinden ve ekonomik olarak gerilemesinden dağılması/çöküşü hızlanmıştır.
Sanayi İnkılabı,buhar gücünün bulunması,bu gücün üretimde kullanılmaya başlanması sonucunda ortaya çıkan üretimin basit el aletleri ile pahalıya ve yavaş yapılması uygulamasının terk edilmesi,üretimin fabrikalarda hızlı ve ucuza gerçekleştirilmesi olayıdır.Yani Sanayi İnkılabı üretimde basit el aletlerinin yerini,makinenin almasıdır.Sanayi İnkılabı,”Globalleşme” denilen,pazarları ve üretimi dünya boyutuna taşıyan ekonomik dönüşümün de başlangıcını teşkil etmektedir.
Sanayii İnkılabı küçük sermayeden,büyük sermayeye,yani kapitalizme geçilmesini sağlamış,küçük sanayii kuruluşlarının yıkılması,ucuz ve bol üretimi dünya ticaret dengesini değiştirmiştir.Sanayii İnkılabı ile birlikte Avrupa’da hammadde ve Pazar problemi yaşanmıştır.Bu problem batılı ülkeleri hem milli sınırları içinde,hem de sömürgelerinde koruyucu tedbirle almaya ve yeni pazarlar bulmaya zorlamıştır.Kalabalık nüfusu,yer altı ve yerüstü zenginlikleriyle Osmanlı Devleti bu açıdan Batılılar için önemli bir Pazar niteliği taşımıştır.Osmanlı Devleti’nin Sanayii İnkılabı’ndan olumsuz yönde etkilenmemek için alması gereken önlem yüksek gümrük uygulayarak Avrupa mallarına karşı yerli sanayisini korumak ve sanayiini çağdaş teknolojiyle güçlendirerek,Batı malları ile rekabet edebilecek duruma getirmektir.Ancak bunların hiçbiri yapılmadığı için Osmanlı Devleti,Sanayii İnkılabı’ndan olumsuz yönde etkilenmiştir.
Mal üretimi çoğaldıktan sonra,artık kapitülasyonların tanıdığı ayrıcalıkları da yeterli görmeyen Batılılar,Osmanlı Devleti’nin uyguladığı ticaret yasaklarından,tekel uygulamalarından şikayetçi olmaya başlamışlardır.İngilizler,Mısı r valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşanın çıkarttığı isyan ortamından faydalanarak,1838 Ticaret Antlaşmasıyla bu şikayetlerden kurtulma imkanını elde etmiş,bunu diğer büyük Batılı devletler izlemiş ve ülke adeta bir yarı sömürge ağı içine düşmüştür.Avrupa malı ucuz ve bol miktarda Osmanlı pazarına girerken,Osmanlı ülkesindeki hammadde daha ucuza yurt dışına çıkarılmış,bu da yerli sanayiinin gelişmesini engellemiştir.
Osmanlı Devleti’nin savaşlar yüzünden mali durumunun bozulması ve izlediği yanlış ekonomik politika,Onu Batılı devletlerden borç almaya zorlamıştır.Alınan borçlar yerinde kullanılmadığı için,devlet bu paraların faizlerini bile ödeyememiş ve iflas ettiğini açıklamıştır.Batılıların,Osman lı Devleti’nden alacaklarını tahsil etmek gayesiyle 1881’de kurulan Duyun-u Umumiye Teşkilatı,devletin gelirlerinin önemli bir bölümünü el koydurmuştur.Bu da Osmanlı Devleti’nin mali bağımsızlığını yitirmesine neden olmuştur.Osmanlı Devleti’nin bu şekilde borçlanması yabancı müteşebbise yaramış,Türk müteşebbisler ya tamamen ortadan silinmiş,ya da yabancılarla anlaşarak çalışmalarına devam etmek zorunda kalmışlardır.Bunun sonucunda demiryolu,limanlar,elektrik-havagazı,su ve maden ocakları hep Avrupalı işletmeciler tarafından işletilmiştir.amacı kar etmek olan bu şirketler,milli kaynakları rasyonel olmayan bir şekilde kullanarak zenginleşirken, ülke kaynaklarını kurutmuşlardır.
Tarih: 2014-03-13 22:00:00 Kategori: Edebiyat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.